TurcoPundit

US foreign policy and Turkish-American relations
ajp1914@yahoo.com
Home
Foreign Press Review
Şanlı Bahadır Koç


This page is powered by Blogger. Isn't yours?
Pazartesi, Ocak 20, 2003
 
G- ABD 20 Ocak
Ankara’nın Orta Doğu diplomasisi

Türk dış politikasının sınırları Washington’un istekleri, onay verdikleri ve destekledikleri ile sınırlanmamalıdır. Hükümetin zorlu Irak konusunda sorumluluğu ve insiyatifi alması diğer konularda da kendine güvenini arttırabilir ve onu sesini daha gür çıkarmaya teşvik edebilir. Hükümetin ABD’nin taleplerine direnmenin muhtemel olumsuz sonuçlarını halka anlatması gerekir. Hükümet doğru şeyi yanlış nedenlerle yapmış duruma düşmemelidir. Araplar büyük ölçüde Türkiye’nin girişimlerinin arkasına saklanmaktadır. Irak konusundaki girişimlerin genelde Türkiye’den gelmesi Arapların ‘iktidarsızlığı’nın somut bir ifadesi haline gelmiştir. Türkiye son dönemde bölgedeki Arap devletlerinden farklı olarak, ‘bir şeyler yapmaya çalışan’ bir görüntü çizerek belli bir sempati toplamıştır. Ancak öte yandan Ankara’nın Orta Doğu diplomasisindeki hareketlilik aktiflik ile karıştırılmalıdır. Bütün bu ziyaretlerin sonucunda ortaya somut bir şey çıkmaz, geriye bir şey kalmaz ve olayların gidişatı üzerinde etki edilemezse istenenin aksine bu hareketlilik en sonda geriye bir güçsüzlük, etkisizlik ve ‘kandırılmışlık’ hissi bırakabilir. Bu nedenle Ankara’nın bir iki çırpınıştan sonra ‘ne yapalım, ben elimden geleni yaptım, ama başarılı olamadım’ diyerek kendini rahatlatmak yerine daha somut, amacı, metotları ve sınırları belirlenmiş girişimlerde bulunması doğru olacaktır.

Bölge liderleri ile görüş alışverişleri ve tanışıklık yaratmak kendi başına da bir değer taşısa da, şu ortamda Ankara’nın başarılı olması için, 1) Somut, hayata geçirilebilir diplomatik bir mimari yaratılmalı, 2) Bunun içinde bölge ülkelerinin tek tek oynayacakları rol konusunda belli bir berraklık oluşturulmalıdır. Bu mimarinin içinde şu öğeler olabilir: 1) Saddam’ın çekilmesini sağlama yönünde girişimler, 2) Olursa Irak’ta savaş sonrası dönemle ilgili ortak fikir ve modeller, 3) Irak’ın toprak bütünlüğüne yönelik, çok net ve bağlayıcı kollektif taahhütler, 4) Bunun tersi girişim ve gelişmeler olursa atılabilecek askeri dahil ortak adımlar, 5) ABD dışındaki önde gelen Batı ülkelerine ‘atılabilecek paslar,’ onları Irak krizinde daha ciddi ve direk rol oynamaya davet edilmesi, ve son olarak gerçekleşme şansı düşük olsa da 6) Girişime dahil bölge ülkelerinin sonradan gruptan ayrılmasını engelleme amacıyla kendi kamuoyları önünde bağlayacak net ifadeler. (Şanlı Bahadır Koç, Amerika Araştırmaları Masası, Araştırmacı)


Comments: Yorum Gönder