TurcoPundit

US foreign policy and Turkish-American relations
ajp1914@yahoo.com
Home
Foreign Press Review
Şanlı Bahadır Koç


This page is powered by Blogger. Isn't yours?
Salı, Ocak 28, 2003
 
G- ABD 28 Ocak
Irak’ın Silah Programları ile İlgili İhtimaller

Saddam’ın kitle imha silahları hakkında şu kademelerden söz edilebilir: Bu silahları edinme/geliştirme 1) isteği, 2) çabası, 3) gücü var, 4) bu silahları edinmeye yakın, 5) silahlara sahip, 6) silahları kendine yönelik saldırıları savunma amacıyla caydırmak için kullanacak, 7) komşularına ve Batı’ya şantaj yapacak, onları sindirecek ve bölgeye hükmedecek, 8) silahları kullanacak ya da teröristlere verecek. Irak denetçilerle aktif anlamda işbirliği konusunda kusurlar içinde olması değişik şekillerde yorumlanabilir. 1) Gerçekten bu silahlara ve programlara sahipler. 2) Belki silahları yok ya da programları çok ileri değil ama on bin sayfayı aşan açıklamalarını yaptıklarında bunların tamamını itiraf etselerdi ABD’nin bunu otomatik bir savaş nedeni olarak kullanacağından endişe ederek bir kısmını ve belki de büyük kısmını gizlediler. Şimdi BM denetçilerine tam anlamıyla yardımcı olmamalarının nedeni ellerindeki sınırlı silah ve programı gizleme kaygısı. 3) Irak rejiminin egemenliği ile kaygıları var. Örneğin toprakları üzerinde U2 uçaklarının uçmasını içlerine sindiremiyor ve bunun rejimin kendi halkı nezdindeki prestijini sarsacağından endişeliler.. 4) Denetçilerin bu keşif uçaklarıyla elde edecekleri istihbaratı aslında kaçınılmaz olan savaşta kullanması için ABD’ye vereceklerini düşünüyorlar. Iraklı bilim adamlarının zorla ya da parayla Irak aleyhinde konuşturulacağından endişe ediyorlar. 5) Ya da sadece beceriksizler ve BM denetçilerinin istediği türden işbirliğini gösteremeyecek kadar organize olmaktan uzaklar. Irak’ın denetçileri ülkeden çıkardığı 1998 yılından sonra, hiç bir baskı ve zorlama altında olmadan, kendi isteği ve iradesiyle, sahip olduğu silahları yok ettiğine inanmak zor görünüyor. Ancak gerçek ile kendi beyanları arasındaki fark bir savaşı gerektirecek kadar fazla da olmayabilir.

ABD’nin Irak’ın silahları ile ilgili ikna edici kanıtları ortaya sürmemesi nasıl yorumlanabilir? 1) ABD, Irak’ın bu silahlara sahip olduğunu biliyor, ama nerede, ne miktarda olduğunu saptayamıyor. 2) Ellerindeki bilgileri açıklarlarsa bunun istihbarat kaynakları ve metotlarını açığa vurmasından endişeleniyorlar. 3) ABD elindeki kanıtları en can alıcı zamanda açıklamak için bekletiyor. 4) Aslında ABD’nin elinde anlamlı ve savaşı gerektirebilecek bir istihbarat yok ve blöf yapıyor. ABD’nin askeri yığınağını tamamlaması üç-dört hafta süreceği için bu süreyi Irak’a son bir süre olarak verecek. Bu sürenin sonunda ve belki bir kaç hafta daha sonra Irak BM denetçilerinin kaydettikleri eksikleri, yanlışlıkları ve çelişkileri ortadan kaldırmazsa harekat için düğmeye basacak. ABD’nin Irak harekatı Washington için büyük fırsatlar ve riskler içeriyor. ‘Büyük bir zar atımı’ olan bu hareketle beraber önemli bir baş ağrısı rejim yok edilerek, diğerlerine yönelik caydırıcılık güçlendirilecek. İsrail’in güvenliği güçlendirilecek. OPEC’in tekeli ortadan kaldırılabilir. Petrol fiyatlarındaki düşüş ile başta Amerikan ekonomisi olmak üzere dünyadaki durgunluk aşılabilecek. Irak’ta demokrasiye benzer bir yönetim kurulabilirse bu bölgedeki diğer ülkelere de taşınabilecek. Ön alıcı ve önleyici saldırıların Amerika’nın güç kullanma repertuarındaki kalemlerden biriyken giderek bu politikanın normu haline gelmeye başlıyor. ABD giderek sadece savcı değil, jüri, hakim ve cellat da olma yolunda. (Şanlı Bahadır Koç, Amerika Araştırmaları Masası, Araştırmacı)


Comments: Yorum Gönder