TurcoPundit

US foreign policy and Turkish-American relations
ajp1914@yahoo.com
Home
Foreign Press Review
Şanlı Bahadır Koç


This page is powered by Blogger. Isn't yours?
Pazartesi, Haziran 30, 2003
 
G-ABD 30 Haziran
Türkiye’nin Demokratikleşmesi ve Modernleşmesi

Türkiye’nin demokratikleşmesi, ordusunu küçültmesi ve modernleştirmesi, komşularıyla daha yumuşak ilişkiler geliştirmesinin ABD ve Avrupa’nın zoruyla olması doğru olmayabilir. Çünkü nihayetinde genel istikamet olarak olumlu bu süreçlerin gerçekleştirilmesi kadar, şekli, şartları, zamanlaması ve temposunu da Türkiye’nin kendisi belirlemelidir. Türkiye’ye yukarıdaki ve benzeri konularda dışarıdan yapılan telkin ve baskıların bir kısmı ve hatta çoğu gerçekten iyi niyetli ve belli bir çıkar amacı gütmeden yapılmış da olabilir. Ancak bu durumda bile, bu süreçlerin yönetilmesi, Türkiye’nin şartlarına uydurulması, belli garantilere, karşılıklılık ilkesine ve sorumluluklara bağlanması gerekir. Dışarıdan yapılan telkinler ille de yanlış oldukları için değil ama dışarıdan yapıldıkları için, dolayısıyla menfi sonuçlar ürettiklerinde zararı bize dokunacağı için, dışarıdan telkin yapanların sorumluluğu olmadığı için, arada Türkiye’nin aleyhine olabilecek unsurlar içerebilecekleri için, dışarıdan empoze edilen reformların içselleştirmelerinin kendi insiyatifimizle yaptığımız reformlara göre daha zor ve geç olacağı için, ‘Batı bizim için iyiyi düşünüyor ve bize söylüyor’ diyerek Türkiye’yi zihinsel açıdan tembelleştirebileceği ve ahlaki açıdan sakatlayabileceği için dikkatle ve belli bir ihtiyatla karşılanmalıdır.

Türkiye’nin kendi tartışmasının sonucunda, kendi doğrularına göre ve kendi uygun gördüğü hızda değişmesi gerekir. Ancak bunun için de Türkiye’nin içindeki ‘değişim tartışmasının’ daha özgürce, karşı tarafı ‘satılmış’ olmak ya da ‘statükodan geçinmekle’ itham etmeden sürmesi gerekir. Türkiye’de yukarıdaki türden insan ve gruplar gerçekten olabilir ama tartışmanın bu yörüngede cereyan etmesinin kimseye yararı yoktur. Karşı tarafın argümanlarının daha dikkatle analiz edilmesi, peşinen yanlış ya da kötü niyetli olduğu varsayımı ile hareket edilmemesi, sadece tarz olarak değil içerik açısından ve sonuçta tartışmanın müspet etki yapması için de gerekli olabilir. Bu arada Türkiye’nin içinde değişime sırf değişim olduğu için ya da sırf dışarıdan geldiği için karşı çıkmanın doğru olmadığı gibi dışarıdan istenen her türlü projenin ‘sorgusuz sualsiz’ sahiplenilmesi de yanlıştır. Dışarıdan empoze edilen değişime karşı çıkanlar kendi değişim projelerini de ortaya koymalıdırlar. Türkiye’de değişmesi gereken çok şey vardır. Zamanımızın az olduğu doğru olmakla beraber konuşup tartışmaya zaman ve gerek olmadığı düşüncesi de aynı şekilde yanlıştır. (Şanlı Bahadır Koç, Amerika Araştırmaları Masası, Araştırmacı)


Comments: Yorum Gönder