TurcoPundit

US foreign policy and Turkish-American relations
ajp1914@yahoo.com
Home
Foreign Press Review
Şanlı Bahadır Koç


This page is powered by Blogger. Isn't yours?
Çarşamba, Ağustos 06, 2003
 
Bu mesajı e-mail ile almak istiyorsanız lütfen ajp1914@yahoo.com adresine yazınız

G-ABD 6 Ağustos
Irak’a Barış Gücü / Türkiye-İsrail-ABD

Türkiye’nin, Irak’a asker gönderme konusuna yönelik endişelerini korusa, ön şartları olsa ve henüz son sözünü söylememiş olsa da bu yöndeki talebe olumlu cevap vermeye açık olduğu intibası vardır. IMF kredilerinin ödemeleriyle ilgili yeni düzenleme, 1 milyar dolarlık Amerikan kredisi ve PKK ile gelişmeler bu kararı etkileyebilecek yeni faktörler arasında olabilir. Şehir savaşında ve tam olarak pasifize edilmemiş ve yoğun nüfusa sahip yerleşimlerdeki barış koruma ve inşa etme operasyonlarında en önemli unsurlardan biri istihbarattır. Eğer görev alırsa Türk birliklerinin en başlı faaliyetlerinden biri doğru, zamanında ve kullanışlı istihbarat kaynakları geliştirmek olacaktır. Görev alınacak bölgedeki bizden önceki birliklerin biriktirdikleri istihbarattan istifade etme yoluna gidilmeli ama bu bilgi ve kaynaklar tekrar elden geçirilmelidir. Hangi etnik ve dini grubun hangi mahallede yoğun olarak oturduğu, eski Baasçı fedailerin toplandıkları ve saklanabileceği yerler gibi ayrıntılar görevin başarısında çok önemli olabilir. Türkiye, Irak’ta Amerikalılara göre daha başarılı olduğu gözlemlenen İngilizlerin yerel halkla geliştirdikleri ilişkileri iyi etüd etmelidir. Gerçi İngilizlerin nispeten çok daha az saldırıya uğramaları ve az kayıp vermelerinde görev aldıkları bölgede yaşayan Şiilerin 1) Saddam’ın gitmesinden büyük ölçüde memnun olmaları, 2) yeni Irak’ta ne kadar etkin olacaklarına izin verileceği belli olmadığından henüz işgale karşı nasıl tavır alacakları konusunda karar vermemiş olmaları, ve 3) muhtemelen Şiilerin yaşadığı bölgelerin Sünni bölgeleri kadar silahla dolu olamaması gibi nedenleri olsa da, bunda halkla Amerikalılara göre daha rahat, direk ve açık diyalog kurmuş olmalarının da payı olsa gerektir. Türkiye görev alacağı bölgede evlerinde silah olanları zorla silahsızlandırma gibi riskli işlere girişecek midir? Yoksa evlerinde tutmaları şartıyla insanların silahlarını tutmasını kabul mü etmelidir? Eğer Türk askeri Irak’a gönderilirse önemli saldırılara maruz kalmasa dahi yüksek stres altında görev yapacak ve sürekli nereden geleceğini tam kestiremeyeceği bir saldırıya uğrama endişesi yaşayacaktır. Bu nedenle gönderilen birliklerde yeterince sayı ve eğitimde psikoloğun yer alması gerekebilir. Ayrıca Ankara, Türk birlikleri görev yapacağı yerleşim birimlerinin ayrıntılı planlarına sahip olma ve Amerikan uydu teknolojisinden yararlanma konusunda ABD’den garantiler almalıdır. Gönderilmesi düşünülen gücün kontrolüne belli bir alan mı verileceği yoksa ortak bir alanda Amerikan ya da diğer koalisyon üyesi ülkelerin altında ya da üstünde mi görev alınacağı konusu da açıklığa kavuşturulmalıdır. Aynı alanda görev alınırsa yüksek risk ortamında kimin devriye gezeceği, kimin tehlikeli baskınlara gideceği gibi görevlerin paylaşımı konusu koalisyon ortakları arasında anlaşmazlık konusu olabilir.

Türk-Amerikan ilişkilerindeki problemler ve iniş-çıkışlara İsrail’in bakışı ne olabilir? Türk-Amerikan ilişkilerinin bozulması, belli sınırlar dahilinde kalmak şartıyla, İsrail’i rahatsız etmeyecek ve hatta bir parça memnun edecek bir gelişme olabilir. Bu tür bir gelişme Türkiye’nin ABD’deki Yahudi lobisine olan ihtiyacı arttırabilecektir. ‘Aman İsrail kurtar bizi neo-con fillerden!’ Ayrıca, Türkiye ABD’den alamadığı askeri teknolojiyi almak için İsrail’e daha fazla ihtiyaç duyabilecektir. İsrail, Ankara ile Washington’un arasının bozulmasından ancak Türkiye tamamen ABD’den kopar ve başta Araplar olmak üzere Müslüman dünya ile ciddi bir yakınlaşma sürecine girerse rahatsız olabilir ki, böyle bir gelişme, bilinen nedenlerle çok uzak bir ihtimaldir. Türkiye’de, haklı veya haksız şekilde, İsrail’in askeri anlamda Mısır’dan sonra en önemli Arap ülkesi olan Irak’ın bölünmesini ve burada Araplar için yeni bir problem olacak ve dolayısıyla İsrail üzerindeki baskıyı hafifletecek bir Kürt devleti kurulmasını isteyebileceğini düşünenler çoktur. İsrail, bunu istemese bile, Ankara tarafından, bir Kürt devletinin kurulmasına yardım edebileceğinin düşünülmesinde bir sakınca görmeyebilir. Çünkü eğer Türkiye, İsrail’in bir Kürt devleti kurulmasına yardım edebileceğini düşünürse İsrail ile ilişkilerinin iyi olması için ilave bir nedeni daha olacaktır. (Şanlı Bahadır Koç, Amerika Araştırmaları Masası, Araştırmacı)


Comments: Yorum Gönder